T.C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu
Esas: 2017/2001
Karar: 2022/81
K.T.: 08.02.2022

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi


1. Taraflar arasındaki “el atmanın önlenmesi” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, … 2. Sulh Hukuk Mahkemesince verilen davanın kısmen kabulüne ilişkin karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir.
2. Direnme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

I. YARGILAMA SÜRECİ
Davacı İstemi:
4. Davacı vekili dava dilekçesinde; … ili, Merkez ilçesi, Kavgaz Mahallesi 2484 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan apartmanın zemin katındaki davalı …’a ait 13 nolu işyeri niteliğindeki bağımsız bölümün tapu kaydında eklenti olarak görünen bir kısmının, adı geçen davalı tarafından, diğer kat maliklerinin rızaları alınmaksızın Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerine aykırı olarak dernek adı altında bir takım kişilere kullandırıldığını, anılan bağımsız bölümün market olarak kullanılan diğer kısmının önünden ana taşınmazın ortak kullanım alanı olan bahçe duvarına doğru sundurma yapıldığını, yine dernek olarak kullanılan bölümün kapısının önüne pergola yapıldığını, ayrıca ortak alanlara masa sandalye konulduğunu, bu şekilde hem sundurma ve pergola yaparak ayrıca masa sandalye koyarak ortak alanların işgal edildiğini, hem de bağımsız bölümün eklentisinin yasaya aykırı olarak kullanıldığını ileri sürerek söz konusu ortak alanlara el atmanın ve bağımsız bölümün yasaya aykırı kullanımının önlenmesine ve bu yerlerin eski hâline getirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabı:
5. Davalı … vekili cevap dilekçesinde; müvekkili davalının ortak alanlara herhangi bir tecavüzünün bulunmadığını, kaldı ki olsa bile, kendi arsa payı oranında bağımsız bölümünün önünü kullanma hakkının bulunduğunu, diğer taraftan dava konusu bağımsız bölümde kiracı olan kişiye de husumetin yöneltilmesi gerektiğini, ortak alanlara masa sandalye konulması iddiasının doğru olmayıp bu konudaki isteğin reddi gerektiğini, sundurma yapılması ile ilgili olarak ise, bu sundurmanın ortadan kaldırıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

6. Dahili davalı … temsilcisi duruşmadaki beyanında; derneğin bulunduğu yerde kiracı olmadıklarını, sadece yan taraftaki marketin izni ile orayı kullandıklarını ve ortak alanlara herhangi bir müdahalelerinin olmadığını, ayrıca derneğin aldığı karara istinaden 06.01.2015 tarihinde orayı boşalttıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
7. Dahili davalı Beğendi Marketçilik Tur. Taş. Hiz. Hay. İnş. San. Tic. Ltd. Şti. temsilcisi duruşmadaki beyanında; sahibi olduğu Beğendi Marketin giriş kapısının yan tarafında bulunan fayans kaplı alanın üstüne mal sahibinin rızası ile bir sundurma yaptıklarını, oraya marketin bazı malzemelerini koyduklarını, ancak daha sonra apartmandan itiraz gelince bu sundurmayı kaldırdıklarını beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararı:
8. … 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 04.03.2015 tarihli ve 2014/342 E. 2015/142 K. sayılı kararı ile; Beğendi Süpermarket olarak kullanılan kısımda yapılan sundurma ile ilgili olarak, anılan ortak alanın başlangıçta işgal edildiği, bu işgale daha sonra son verildiği ve bu kısım ile ilgili davadaki isteğin konusuz kaldığı, anataşınmazın 13 nolu bağımsız bölümünün “…” tarafından kullanılan depo bölümünün kapısının üstündeki sundurmanın kaldırılması iddia ve isteğini içeren dava kısmı ile ilgili olarak; söz konusu sundurmanın ana taşınmazın ortak alanını işgal ettiği, sabit olarak yapılan bu oluşumdan dolayı, bu ortak alanı diğer kat maliklerinin kullanamadıkları ve keşif anında da sundurmanın mevcut olduğu, davacı tarafın ortak alanların masa ve sandalye konulmak suretiyle işgal edildiği yönündeki iddiası ile ilgili olarak, bu tür bir davranışın, sabit yapı niteliğinde ferdi tahsis niteliği taşımadığı, ortak alanı işgal olarak değerlendirilemeyeceği, derneğin kullandığı bölümün, kat maliklerinin rızaları dışında ve yasaya aykırı olarak kullanıldığı yönündeki iddia ile ilgili olarak, yasa hükmünde ve yönetim planının ilgili hükmünde, kat maliklerinin oy birliği koşulunun meskenler bakımından getirilmiş olması ve bu bağımsız bölümün mesken niteliğinde olmaması karşısında, yine KMK’nın 15. maddesi gereğince, kat malikinin hakları çerçevesinde bir kullanım olduğu ve buradaki kullanımın, anılan 24. madde içeriğine, yönetim planına ve kat mülkiyeti mevzuatına aykırı bir yönünün bulunmadığı gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile 2484 ada 1 parsel sayılı arsa üzerinde kurulu “Serhat 2 Apartmanı” ile ilgili olarak; 1-Ana taşınmazın 13 nolu bağımsız bölümünün “Beğendi Süpermarket” adı altında dahili davalı “Beğendi Marketçilik Tur. Taş. Hiz. Hay. İnş. San. Tic. Ltd. Şti.” tarafından işletilen dükkanın girişinde (ön cephesinde) bulunan 12 m2 büyüklüğündeki, zemini seramik kaplı alanın, üzerini kapattığı ve ortak alanı işgal ettiği iddia olunan ve kaldırılması istenen sundurma ile ilgili olarak; sözü edilen ve dava tarihinde ana taşınmazın ortak alanını işgal ettiği belirlenen, ancak yargılama sırasında kaldırıldığı anlaşılan bu sundurma ile ilgili isteğin konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, 2- a) Ana taşınmazın 13 nolu bağımsız bölümünün “…” tarafından kullanılan depo bölümünün kapısının üstündeki sundurmanın kaldırılması iddia ve isteğini içeren dava kısmı ile ilgili olarak; dernek kapısının üstünde bulunan 5,50 m boyunda, açıldığında 1,70 m genişliğinde ve 11 m2 alanı kaplayan, ortak alanı işgal ettiği belirlenen tente (sundurma)’nin bulunduğu yerden sökülerek kaldırılmasına, bu konudaki; davalılar … ve Serhat Kardeşlik Kültür Eğitim ve Yardımlaşma Derneğinin ortak alana el atmalarının önlenmesine, b) Bu konuda adı geçen davalılara karar gereğinin yerine getirilmesi için Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 33/2. maddesi gereğince takdiren 7 gün süre verilmesine, 3- Anataşınmazın 13 nolu bağımsız bölümünün dahili davalı … tarafından kullanılan depo kısmının, amacı dışında, kat maliklerinin rızası olmaksızın Kat Mülkiyeti Kanununa aykırı olarak kullanıldığı ve bunun önlenmesi iddia ve isteği ile ilgili davanın reddine, 4- Anataşınmazın 13 nolu bağımsız bölümünün dahili davalı …’nin kullandığı deponun önündeki ortak alana masa sandalye konularak ortak alanın işgal edildiği ve bunun önlenmesi iddia ve isteğini içeren davanın reddine karar verilmiştir.
Özel Daire Bozma Kararı:
9. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
10. Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesince 30.05.2016 tarihli ve 2015/11916 E. 2016/8583 K. sayılı kararı ile; “…Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Dernek olarak kullanılan bölümün davalı …’a ait 13 nolu bağımsız bölümün eklentisi niteliğinde depo olduğu anlaşılmaktadır. Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 6. maddesi gereğince bağımsız bölüm eklentisi niteliğindeki depolar bağımsız bölümün bütünleyici parçası niteliğinde olup o bağımsız bölümün malikinden ayrı olarak kullanılamaz. Bu husus nazara alınarak 13 nolu bağımsız bölümün eklentisi niteliğinde olan deponun dernek olarak kullanılmasına son verilmesi suretiyle eski hale iadesi gerekirken bu talebin reddine karar verilmesi,
2-Davacı ortak alana masa ve sandalye koymak suretiyle davalıların müdahele ettiğini belirterek eski hale iadesini istemiş, mahkemece bu talep hakkında keşif gününde dava konusu yerde masa sandalye olmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir. Keşif günü masa ve sandalye olmaması bu şekilde kullanım olmadığı anlamına gelmez. Tarafların gösterdikleri deliller toplanarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik araştırma ile karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir…” gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Direnme Kararı:
11. … 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 05.10.2016 tarihli ve 2016/712 E. 2016/933 K. sayılı kararı ile önceki gerekçeye ek olarak; bağımsız bölümün maliki olan kişinin, eklentinin de maliki olacağına göre, diğer kat maliklerinin haklarını ihlal etmemek ve onlara zarar vermemek koşuluyla, bağımsız bölümünün eklentisini fiilen ayrı bir kullanım olarak tahsis etmesine yasal bir engel bulunmadığı, masa ve sandalye konulması eyleminin; bazı zamanlarda gerçekleştirilen, süreklilik arz etmeyen, kullanılan alanı sahiplenme niteliğinde bulunmayan, gerektiğinde söz konusu eşyanın bulunduğu yerden kaldırılmasını sağlayan geçici bir eylem olduğu, bu tür bir davranışın, sabit yapı niteliğinde ferdi tahsis niteliği de taşımadığı, ortak alanı işgal olarak değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.
Direnme Kararının Temyizi:
12. Direnme kararı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

II. UYUŞMAZLIK
13. Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; kat irtifakı kurulu bulunan taşınmazdaki el atmanın önlenmesi istemine ilişkin eldeki davada;
1- Davalı …’a ait 13 nolu bağımsız bölümün eklentisi niteliğinde bulunan deponun, dernek olarak kullanılmasının mümkün olup olmadığı,
2- Davacının, ortak alana masa ve sandalye koymak suretiyle davalıların müdahale iddiası yönünden, keşif gününde dava konusu yerde masa sandalye olmadığı, eylemin sabit yapı niteliğinde ferdi tahsis niteliği de taşımadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

III. GEREKÇE
A- (1) numaralı uyuşmazlık yönünden yapılan incelemede;
14. Uyuşmazlığın çözümü açısından öncelikle konuyla ilgili yasal düzenlemelerin ve kavramların açıklanmasında yarar vardır.

15. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun (KMK) 2. maddesinin 1. fıkrası “Bu kanuna göre:
a) Kat mülkiyetine konu olan gayrimenkulun bütününe (Anagayrimenkul); yalnız esas yapı kısmına (Anayapı) ana gayrimenkulun ayrı ayrı ve başlı başına kullanılmaya elverişli olup, bu kanun hükümlerine göre bağımsız mülkiyete konu olan bölümlerine (Bağımsız bölüm); bir bağımsız bölümün dışında olup, doğrudan doğruya o bölüme tahsis edilmiş olan yerlere (Eklenti); bağımsız bölümler üzerinde kurulan mülkiyet hakkına (Kat mülkiyeti) ve bu hakka sahip olanlara (Kat maliki); …. denir” şeklinde düzenlenmiş, bağımsız bölüm ile eklentinin tanımı yapılmıştır.
16. Aynı Kanun’un 6. maddesinde; “Bir bağımsız bölümün dışında olup, doğrudan doğruya o bölüme tahsis edilmiş olan kömürlük, su deposu, garaj, elektrik, havagazı veya su saati yuvaları, tuvalet gibi eklentiler, ait olduğu bağımsız bölümün bütünleyici parçası sayılır ve o bölümün maliki, eklentilerin de tek başına maliki olur.
Eklentiler kat mülkiyeti kütüğünün (Beyanlar) hanesine kaydedilir ve bunlardan anayapının oturduğu zeminin dışında kalanlar kadastro planında veya tapu haritasında ayrıca gösterilir.
Bağımsız bölüm üzerinde kat mülkiyetiyle ve diğer kat maliklerinin haklariyle bağdaşması mümkün olmıyan irtifaklar kurulamaz.
Bağımsız bölümlerin başkasına devri, kayıtlanması veya kiralanması halinde, eklentiler ve ortak yerler de kendiliğinden devredilmiş, kayıtlanmış vaya kiralanmış olur” hükmü öngörülmüş olup, eklentiye ilişkin aynı tanım yinelenmekle birlikte birkaç örnek verilmiştir.
17. Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 6. maddesi uyarınca eklenti, bağımsız bölümün bütünleyici parçası sayılır. Burada amaçlanan, bağımsız bölüme kim malikse, o malikin bağımsız bölüme özgülenen eklentinin de maliki olacağı ve hukukî tasarruflarda eklenti üzerindeki mülkiyetin bağlı olduğu bağımsız bölümün mülkiyetine tabi olacağıdır (Oğuzman, Kemal/ Seliçi, Özer/ Oktay Özdemir, Saibe: Eşya Hukuku, İstanbul 2017 s. 615).
18. Başka bir anlatımla eklentiler, bağımsız bölümden ayrılarak devredilemezler. Örneğin bir bağımsız bölümün eklentisi niteliğindeki garaj, depo vs. bağımsız bölümden ayrı olarak kiraya verilemez. Bağımsız bölüm kiraya verilmişse, o kiracı dışında üçüncü bir kişiye kiralanamaz (Germeç, Mahir Ersin: Kat Mülkiyeti Hukuku, Ankara 2020, s. 150-153).
19. Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 18. maddesine göre de kat malikleri ve kiracılar, gerek bağımsız bölümlerini, gerekse eklentileri ve ortak yerleri kullanırken doğruluk kurallarına uymak, özellikle birbirini rahatsız etmemek, birbirinin haklarını çiğnememek ve yönetim planı hükümlerine uymakla yükümlüdürler.
20. Somut olayda … ili Merkez ilçesi Kavgaz Mahallesi 2484 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan ve kat irtifakı tesis edilen binada 13 nolu bağımsız bölümün işyeri niteliği ile davalı … adına kayıtlı olduğu, tapu kaydına 27.06.2011 tarihli yönetim planının işlendiği, “bodrumda e-1 depo” şeklinde eklenti bilgisinin bulunduğu, keşifte yapılan gözlemde depo olarak belirtilen bölümün … tarafından kullanıldığı anlaşılmaktadır.
21. Dosya kapsamı ve tüm bu nedenlere göre, işyeri niteliğindeki 13 nolu bağımsız bölümün eklentisi niteliğinde bulunan deponun, bağımsız bölümün mülkiyetine tabi olacağı anlaşılmakla, bağımsız bölümden ayrı olarak kullanılamayacağı sonucuna ulaşılmıştır. Ancak dahili davalı … temsilcisi 06.01.2015 tarihinde deponun boşaltıldığını beyan etmesi ve yerleşim yeri değişikliğine ilişkin sorgu sayfasını sunması karşısında, bu iddia üzerinde durulmak suretiyle bağımsız bölümün eklentisi niteliğinde bulunan deponun boşaltılıp boşaltılmadığı yönünden araştırma yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
22. Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında dernek tarafından kullanılan deponun boşaltılıp boşaltılmadığı konusunda araştırma yapılmasına gerek olmadığı, 13 nolu bağımsız bölümün eklentisi niteliğinde olan deponun dernek olarak kullanılmasına son verilmesi suretiyle eski hâle getirilmesine karar verilmesi gerektiğine yönelik Özel Daire bozma kararında yer verilen açıklamalar doğrultusunda hükmün bozulması gerektiği görüşü ileri sürülmüş ise de, bu görüş Kurul çoğunluğu tarafından benimsenmemiştir.
23. Hâl böyle olunca (1) numaralı uyuşmazlık yönünden direnme kararı, yukarıda açıklanan ilave gerekçe ve nedenler ile bozulmalıdır.
B- (2) numaralı uyuşmazlık yönünden yapılan incelemede;
24. Konunun açıklığa kavuşturulması için öncelikle ilgili yasal düzenlemelerin incelenmesinde yarar bulunmaktadır.
25. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’na göre, bağımsız bölümler üzerinde kurulan mülkiyet hakkına kat mülkiyeti, bu hakka sahip olanlara kat maliki, ana gayrimenkulün bağımsız bölümleri dışında kalıp, korunma ve ortaklaşa kullanma veya faydalanmaya yarayan yerlerine ortak yerler, kat maliklerinin ortak malik sıfatıyla paydaşı bulundukları bu yerler üzerindeki faydalanma haklarına kullanma hakkı denir (KMK m. 2).
26. Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 3. maddesinde, “Kat mülkiyeti, arsa payı ve ana gayrimenkuldeki ortak yerlerle bağlantılı özel bir mülkiyettir” hükmü yer almaktadır. Bu hükümden de anlaşılacağı üzere kat mülkiyeti, ortak mülkiyet esasına dayalı özel bir mülkiyet şeklidir. Bağımsız bölümler üzerinde kurulan bireysel mülkiyet hakkı, arsa payı ve ana taşınmazdaki ortak yerlere kadar uzanmaktadır. Kat mülkiyetinin her bir bağımsız bölüme özgülenen arsa payı ve ortak yerlerle bağlantısı, ona diğer ortak mülkiyet türlerinden farklı bir mülkiyet özelliği vermektedir (Germeç, s. 77).
27. Aynı Kanunun 4. maddesi “Ortak yerlerin konusu sözleşme ile belirtilebilir. Aşağıda yazılı yerler ve şeyler bu kanun gereğince her halde ortak yer sayılır.
a) Temeller ve ana duvarlar, (Eklenmiş ibare RGT: 28.11.2007 RG No: 26714 Kanun No: 5711/2) taşıyıcı sistemi oluşturan kiriş, kolon ve perde duvarlar ile taşıyıcı sistemin parçası diğer elemanlar, bağımsız bölümleri ayıran ortak duvarlar, tavan ve tabanlar, avlular, genel giriş kapıları, antreler, merdivenler, asansörler, sahanlıklar, koridorlar ve buralardaki genel tuvalet ve lavabolar, kapıcı daire veya odaları, genel çamaşırlık ve çamaşır kurutma yerleri, genel kömürlük ve ortak garajlar, elektrik, su ve havagazı saatlerinin korunmasına mahsus olup bağımsız bölüm dışında bulunan yuvalar ve kapalı kısımlar, kalorifer daireleri, kuyu ve sarnıçlar, yapının genel su depoları, sığınaklar,
b) Her kat malikinin kendi bölümü dışındaki kanalizasyon tesisleri ve çöp kanalları ile kalorifer, su, havagazı ve elektrik tesisleri, telefon, radyo ve televizyon için ortak şebeke ve antenler sıcak ve soğuk hava tesisleri,
c) Çatılar, bacalar, genel dam terasları, yağmur olukları, yangın emniyet merdivenleri.
Yukarıda sayılanların dışında kalıp da, yine ortaklaşa kullanma, korunma veya, faydalanma için zaruri olan diğer yerler ve şeyler de (Ortak yer) konusuna girer” şeklinde düzenlenmiş, 16. maddede, “Kat maliklerinin ana taşınmazın bütün ortak yerlerine arsa payları oranında ve ortak mülkiyet hükümlerine göre malik olacakları ve o şekilde kullanma hakları bulunduğu” belirtilmiştir.
28. Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde, mahkemenin, ortak yerlere masa-sandalye konulması eyleminin süreklilik arzetmeyen, geçici bir eylem olduğu, bu tür davranışın sabit yapı niteliğinde ferdi tahsis özelliği taşımadığı gerekçesi ile bu talep yönünden davanın reddine dair kararı üzerine Özel Daire bozma kararında, keşif günü masa-sandalye olmamasının kullanım olmadığı anlamına gelmeyeceği olgusuna dayanılmıştır. Bu hâliyle Özel Daire bozma kararında geçici olarak kullanmaya yönelik bir açıklamada bulunulmamıştır.
29. Dolayısıyla ortak yerler üzerinde bütün bağımsız bölüm maliklerinin arsa payı oranında ve ortak mülkiyet hükümlerine göre malik olması nedeniyle, masa-sandalye konulmasına yönelik eylemin geçici nitelikte olması hâlinde dahi diğer kat maliklerinin kullanımı da engellenmiş olacağından ortak alana el atma niteliğinde bulunduğu kabul edilmiştir. Bu nedenle tarafların gösterdiği deliller de toplanmak suretiyle sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
30. Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında ortak yerlere masa-sandalye konulmak suretiyle davalıların müdahalesine yönelik talep hakkında Özel Daire bozma kararında yer verilen açıklamalar doğrultusunda hükmün bozulması gerektiği görüşü ileri sürülmüş ise de, bu görüş Kurul çoğunluğu tarafından benimsenmemiştir.
31. Hâl böyle olunca (2) numaralı uyuşmazlık yönünden direnme kararı, yukarıda açıklanan genişletilmiş gerekçe ve nedenler ile bozulmalıdır.

IV. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
I-A bendinde (§14-23) gösterilen gerekçelerle (1) numaralı uyuşmazlık yönünden temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen ve yukarıda açıklanan ilave gerekçe ve nedenlerle BOZULMASINA oy çokluğu ile,
II-B bendinde (§24-31) gösterilen gerekçelerle (2) numaralı uyuşmazlık yönünden temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının yukarıdaki genişletilmiş gerekçe ve nedenlerden dolayı BOZULMASINA oy çokluğu ile,
İstek hâlinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun Geçici 3. maddesine göre uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren on beş gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.02.2022 tarihinde yapılan ikinci görüşmede karar verildi.