T.C. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi
Esas:
  2024/5150
Karar:2025/3142
K.T.:07.05.2025

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1234 Esas, 2024/823 Karar

HÜKÜM : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2020/68 E., 2021/316 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında iplik alım satımından kaynaklanan ticari ilişki bulunduğunu, müvekkilinin, davalıdan aldığı ürün bedellerini zamanında ve eksiksiz ödediği halde davalının faturalardaki malları eksik teslim ettiğini, teslim edilmeyen mal bedelinin tahsili amacıyla davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; eksik ve ayıp iddiasının muayene ve ayıp ihbar süresi içerisinde müvekkiline bildirilmediğini, eksik mal teslim edildiğini ispat yükünün davacı üzerinde olduğunu, davacıya teslim edilen mallarda eksiklik bulunmadığını savunarak davanın reddi ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraf defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, 2019 yıl sonu itibariyle davacının kendi defterlerine göre davalıya 231.098,39 TL tutarında borçlu göründüğü, davacının söz konusu borcu yaratan faturalara dayanak malların eksik teslim edildiğini iddia etmesinin basiretli tacir gibi davranma ilkesine aykırı olduğu, davacının kendi defterlerine göre dahi davalıya borçlu bulunduğu, iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine, davacının takipte açıkça kötüniyetli olduğu sabit olmadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekilince istinaf edilmiştir.

IV. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının, davalı tarafından fatura edilen malların eksik teslim edildiğini ileri sürdüğü, davacının düzenlenen faturalara süresinde itiraz etmeyerek ticari defterlerine davalıya alacak olarak kaydettiği, faturaların davacının ticarî defterlerinde kayıtlı olmasının davacının bu fatura içeriği malları faturalarda belirtilen miktarda teslim aldığına dair karine oluşturduğu, karinenin aksinin davacı tarafından yazılı delillerle ispat edilemediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun’un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 07.05.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.