T.C. Yargıtay 9. Hukuk DairesiEsas: 2016/5787Karar: 2019/15100Tarih: 08.07.2019 İMZALI ÜCRET BORDROLARINDA FAZLA ÇALIŞMAYA İLİŞKİN İHTİRAZI KAYIT YOKSA BORDRODA YAZILI OLANLARDAN DAHA FAZLA ÇALIŞMA YAPILDIĞININ İLERİ SÜRÜLEMEYECEĞİ FAZLA ÇALIŞMA ÖZET: Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Somut uyuşmazlıkta; dosya içeriğinde davacının çalışma şekline göre 31.12.2010 tarihine kadar haftalık 18 saat, 01.01.2011 tarihinden itibaren ise […]
Category: Yargıtay Kararları
Güncel Yargıtay, Danıştay, Anayasa Mahkemesi, KVKK kararları
Yasal ve atanmış mirasçılar miras bırakanın ölümünü öğrendikleri tarihten itibaren 3 ay içinde mirası reddedebilirler (TMK 605/1-606. mad.). TMK 611. mad. hükmü gereğince de yasal mirasçılardan biri mirası reddederse onun payı, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi hak sahiplerine geçer.
T.C. Yargıtay 1. Hukuk DairesiEsas: 2019/3002Karar: 2020/36Tarih: 08.01.2020 MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasındaki davadan dolayı … 7.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 07.07.2015 gün ve 2011/811 Esas – 2015/240 Karar sayılı hükmün onanmasına ilişkin olan 14.01.2019 gün ve 2016/3360 Esas – 2019/64 Karar sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, […]
Arabuluculuk son tutanağının düzenlendiği tarihte temerrüdün gerçekleştiği, bu nedenle açılan dava sonucunda hüküm altına alınan (kıdem tazminatı dışındaki) alacaklara Arabulucu son tutanak tarihinden itibaren faiz uygulanmalıdır.
T.C. Yargıtay 9. Hukuk DairesiEsas: 2022/3222Karar: 2022/3813Tarih: 21.03.2022 BEYAN VE BELGELERİN KULLANILMAMASI ARABULUCULUK BORÇLU TEMERRÜDÜ İŞÇİ-İŞVEREN İLİŞKİLERİNDEN DOĞAN UYUŞMAZLIKLAR KONUSUNDA ARABULUCULUĞA MÜRACAAT DAVA ŞARTI OLARAK ARABULUCULUK ÖZET: Başvuru konusu kesin nitelikteki bölge adliye mahkemesi kararları arasındaki uyuşmazlık, arabuluculuk son tutanak tarihinin temerrüt tarihi olarak kabul edilip edilmeyeceği noktasındadır. Dairemiz uygulamasında, işçinin işverene yönelttiği ihtarda muaccel alacaklarını tek tek […]
Muvazaalı temlik nedeniyle hakları zedelenen üçüncü kişiler de muvazaa nedeniyle dava açabilirler. Ancak üçüncü kişinin öncelikle muvazaalı temlik yapanda bir alacağının bulunduğu ve bunu önlemek için temlik yapıldığını ispat etmesi gerekir.
T.C. Yargıtay Hukuk Genel KuruluEsas: 1997/332Karar: 1997/520Tarih: 11.06.1997 YARGITAY İLAMI Taraflar arasındaki “tapu iptali ve tescil” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ordu Asliye 2.Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 17.11.1995 gün ve 1995/279 E- 295 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 4.4.1996 gün ve 1996/2177–2705 sayılı ilamı ile; (…Davacı, davalılardan Nazım […]
Faturanın içeriğine 8 gün içerisinde itirazda bulunulmadığı takdirde sadece faturada belirtilen verilerin doğru olduğu karinesi doğar. Bu durumdan, faturanın verilmesine neden olan iş veya hizmetin de yapılmış olduğunun kabul edildiği anlaşılmaz. Uyuşmazlık halinde, işin yapılmış olduğunun kanıtlanması gerekir. Ayrıca, davalıya tebliğ edilmiş olan fatura içeriğinin kesinleşmesi söz konusu olamaz. Faturanın deftere kaydı taşımanın gerçekleştiğine yalnızca karine teşkil eder. Bu karinenin aksinin ispatı her zaman olanaklıdır.
T.C. Yargıtay 11. Hukuk DairesiEsas: 2004/7832Karar: 2005/4738Tarih: 05.05.2005 FATURA İÇERİĞİNE İTİRAZ ÖZET: Faturanın içeriğine 8 gün içerisinde itirazda bulunulmadığı taktirde sadece faturada belirtilen verilerin doğru olduğu karinesi doğar. Bu durumdan, faturanın verilmesine neden olan iş veya hizmetin de yapılmış olduğunun kabul edildiği anlaşılmaz. Taraflar arasında görülen davada (İzmir Asliye Birinci Ticaret Mahkemesi)nce verilen 2.4.2004 tarih ve 2001/1277-2004/190 […]
Gayrimenkulün gerçek değerinden düşük bedelle satılması ve sık aralıklarla yapılan satışlar kuşku doğuran hareketlerdir. Bu şekilde gayrimenkul edinenler sahtecilik durumlarında (sahte vekalet, vb.) TMK. 1023.mad. koruyuculuğundan yararlanamaz, iyiniyet iddia edemez.
T.C. Yargıtay 1. Hukuk DairesiEsas: 2015/2922Karar: 2017/5841Tarih: 26.10.2017 Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafça yasal süre içerisinde duruşma istemli olarak temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi …’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Duruşma istemi süresinde olmadığından reddedildi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dava sahtecilik hukuksal nedenine […]
Tapudaki taşınmaz satışlarında genellikle satış bedeli olan gerçek değer yerine, emlak vergisine esas alınan daha düşük değer gösterilmektedir. Satış bedeli ile gerçek satış değeri arasında aşırı fark varsa, alıcı ödemenin gerçek değer üzerinden yapıldığını ancak resmî nitelik taşıyan örneğin, bankadaki hesap hareketini gösterir hesap ekstresi, banka havalesi, PTT havalesi gibi bir belge ile de kanıtlayabilir.
T.C. Yargıtay Hukuk Genel KuruluEsas: 2005/625Karar: 2005/736Tarih: 21.12.2005 Taraflar arasındaki “tasarrufun iptali” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Büyükçekmece Asliye 2.Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 01.05.2001 gün ve 1999/1161-2001/540 sayılı kararın incelenmesi Davalı Tuncel Serdar Kırcı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 08.12.2003 gün ve 2003/5783-5869 sayılı ilamı ile ; (…Dava ve birleşen dava İİK.nun 277 […]
Bir tarafın bilirkişi raporuna itiraz etmemesi ile, diğer (bilirkişi raporuna itiraz eden) taraf lehine usuli kazanılmış hak doğar. Yani, bir taraf bilirkişi raporuna itiraz etmez, diğerinin itirazı üzerine yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırılır ve ikinci bilirkişi raporu, birinci rapora itiraz edenin daha da aleyhine olursa, itiraz eden lehine usulî kazanılmış hak doğduğundan ilk rapora göre karar verilmesi gerekir.
T.C. Yargıtay Hukuk Genel KuruluEsas: 2018/94Karar: 2021/111Tarih: 18.02.2021 MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT USULİ KAZANILMIŞ HAKKIN İHLALİ İKİNCİ RAPORUN İLK RAPORDAN DAHA ALEYHE GELMESİ İLK KUSUR RAPORUNA İTİRAZ EDİLMEMESİ ÖZET: Uyuşmazlık; davalılar vekilinin itirazı olduğu konusunda ihtilaf olmayan, 30.12.2011 tarihli, kazalı işçi …’ya %30 oranında kusur atfeden bilirkişi kusur raporuna karşı davacılar vekilinin 10.04.2012 tarihli celse ileri sürdüğü “bilirkişi […]
Dairemiz uygulamasında, işçinin işverene yönelttiği ihtarda muaccel alacaklarını tek tek belirtmek kaydıyla işvereni temerrüde düşürebileceği, alacak miktarlarını ayrı ayrı belirtilmesinin zorunlu olmadığı kabul edilmektedir. Aynı husus arabuluculuk faaliyeti sonunda düzenlenen arabuluculuk son tutanağı yönünden de geçerlidir.
T.C. Yargıtay 9. Hukuk DairesiEsas: 2022/3222Karar: 2022/3813Tarih: 21.03.2022 BEYAN VE BELGELERİN KULLANILMAMASI ARABULUCULUK BORÇLU TEMERRÜDÜ İŞÇİ-İŞVEREN İLİŞKİLERİNDEN DOĞAN UYUŞMAZLIKLAR KONUSUNDA ARABULUCULUĞA MÜRACAAT DAVA ŞARTI OLARAK ARABULUCULUK ÖZET: Başvuru konusu kesin nitelikteki bölge adliye mahkemesi kararları arasındaki uyuşmazlık, arabuluculuk son tutanak tarihinin temerrüt tarihi olarak kabul edilip edilmeyeceği noktasındadır. Dairemiz uygulamasında, işçinin işverene yönelttiği ihtarda muaccel alacaklarını tek tek […]
Davalı kadının, davacı erkeğe ve annesine hakaret ettiği, davacı erkeğin ailesiyle görüşmesine müsaade etmediği anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir.
T.C. Yargıtay 2. Hukuk DairesiEsas: 2016/15Karar: 2017/4667Tarih: 24.04.2017 BOŞANMA HAKARET ÖZET: Davalı kadının, davacı erkeğe ve annesine hakaret ettiği, davacı erkeğin ailesiyle görüşmesine müsaade etmediği anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte […]