İhtiyati tedbir kararında özellikle tedbirin ihtiyati hacizleri de kapsayacağı belirtilmediği sürece, icra takiplerinin durdurulması yönünde verilen tedbir kararı, ihtiyati haczin infazını engellemez.

T.C. Yargıtay 12. Hukuk DairesiEsas: 2015/10377Karar: 2015/21306K.T.: 15.09.2015 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından ilamsız icra takibi başlatıldığı, […]

Read More

Geçmişte aynı suçtan sabıkası olan sanığın bu suçu da işlediği şeklindeki dosya içeriğindeki kanıtlarla desteklenmeyen değerlendirme, suçsuzluk karinesine aykırıdır.

T.C. Yargıtay Ceza Genel KuruluEsas: 2011/159Karar: 2011/202Tarih: 04.10.2011 ÖZET: Geçmişte uyuşturucu madde ticareti suçundan sabıkası olan sanığın bu suçu da işlediği şeklindeki dosya içeriğindeki kanıtlarla desteklenmeyen değerlendirme, suçsuzluk karinesine de aykırıdır. Sanıklar Mehmet Çaylak ve Halit Süleyman Yılmaz’ın uyuşturucu madde ticareti suçundan, 5237 sayılı TCY’nın 188/3, 62/1, 52/2, 53/1, 54 ve 63. maddeleri uyarınca 4’er yıl 2’şer ay […]

Read More

Suça konu mesajların cep telefonu ekran görüntüsü olarak dosyaya sunulması, çıktıların fotokopiden ibaret olması, mağdurun telefonunda asıllarının olmaması ve mesaj tespit tutanağının da bulunmaması nedeniyle sanığın beraatine yönelik yerel mahkeme kararı hukuka uygundur.

T.C. Yargıtay 4. Ceza DairesiEsas: 2020/27697Karar: 2023/264K.T.: 17.01.2023 MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tehdit Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte […]

Read More

Tahliye davaları aynı dava içinde birden fazla sebebe dayanılarak açılabilir. Bu sebeplerden bir kısmı sabit görülerek davanın kabulüne karar verilmesi halinde reddedilen dolayı davalı yararına vekâlet ücretine hükmedilmez.

T.C. Yargıtay 3. Hukuk DairesiEsas: 2017/6614Karar: 2017/17142K.T.: 06.12.2017 ÖZET: Tahliye davaları aynı dava içinde birden fazla sebebe dayanılarak açılabilir. Bu sebeplerden bir kısmı sabit görülerek davanın kabulüne karar verilmesi halinde reddedilen sebeplerden dolayı ayrıca davalı yararına vekalet ücreti verilmez. Bu yön gözetilmeksizin yazılı şekilde vekili bulunan davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil ise de bu yanlışlığın düzeltilmesi […]

Read More

Kat karşılığı inşaat sözleşmelerinde inşaatın geç teslim edilmesi durumunda tazminat ödeneceğine ilişkin bir madde bulunmasa bile; arsa sahipleri inşaatın geciktiği süre boyunca mahrum kaldıkları kira gelirleri oranında, müteahhit firmanın tazminat ödemesini mahkemeden talep edebilir.

T.C. Yargıtay 15. Hukuk DairesiEsas: 2019/2372Karar: 2020/538K.T.: 17.02.2020 ÖZET: Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptâl tescil, alacak ve menfi tespit talebine ilişkindir. Taraflar arasında adi şekilde düzenlenen 28.11.2007 tarihli ek sözleşmede davacıya 3 dairenin verilip 15.06.2006 tarihinden itibaren arsa sahibine kira ödeneceğinin kabuul edildiği, 30.02.2008 tarihli adi sözleşmede de 15.06.2007 tarihinden itibaren 2000 Euro, temel atıldıktan […]

Read More

Kira akdinin sona ermesiyle kiracının kiralanan yeri boşaltmayarak o yerde bir süre daha kalması halinde kiralayana ecrimisil ödemesi gerekir.

T.C. Yargıtay 11. Hukuk DairesiEsas: 2021/5902Karar: 2021/6459K.T.: 22.11.2021 ÖZET: Dava haksız işgal tazminatının tahsiline ilişkin başlatılan takibe itirazın iptali davasıdır. Taraflar arasındaki işletme (kira) sözleşmesi düzenlenen tarihsiz protokolle 11.07.2010 tarihi itibariyle sonlanmıştır. Bu durumda davalı, icarında bulunan yeri tahliye etmek suretiyle davacıya teslim borcu altına girmiştir. Ancak toplanan delillerden de anlaşılacağı üzere mecuru iki ay daha hukuksal bir […]

Read More

Kira bedelinin icra dosyasına yatırılması halinde temerrüt olgusu gerçekleşmeyeceğinden ve alacaklının icra giderlerine ilişkin olarak takibe devamı mümkün olduğundan tahliye isteminin reddi gerekmektedir.

T.C. Yargıtay 12. Hukuk DairesiEsas: 2023/793Karar: 2023/2985K.T.: 02.05.2023 MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 5. İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tahliye davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın alacaklılar tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar […]

Read More

Sözleşmede aksi kararlaştırılmadığı sürece; kiracının kiralanana yaptığı faydalı ve zorunlu imalatların yapıldığı tarih itibariyle belirlenecek değerinden, yıpranma payı düşülmek suretiyle elde edilecek değeri isteme hakkı bulunmaktadır.

T.C. Yargıtay 3. Hukuk DairesiEsas: 2022/2070Karar: 2022/8411K.T.: 01.11.2022 ÖZET: Sözleşmede aksi kararlaştırılmadığı sürece; kiracının kiralanana yaptığı faydalı ve zorunlu imalatların yapıldığı tarih itibariyle belirlenecek değerinden, yıpranma payı düşülmek suretiyle elde edilecek değeri isteme hakkı bulunmaktadır. Kural olarak bu gibi zorunlu ve faydalı imalatları kira sözleşmesinin başlangıcında yapılmış olduğu kabul edilmektedir. Bu nedenle kiracı kiralananda kalan ve kiraya veren […]

Read More

Arka koltuk için emniyet kemeri zorunluluğu bulmadığından, trafik kazasında kemeri bulunmayan yolcunun tazminat isteminde, kusur indirimi yapılamaz.

T.C. Yargıtay 4. Hukuk DairesiEsas: 2021/3759Karar: 2021/4961K.T.: 20.09.2021 ÖZET: Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. İtiraz Hakem Heyeti’nce davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin olarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT’nin 13. maddesi ve AAÜT’nin 17. maddesi gereğince, maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla, hesaplanan vekalet ücretinin […]

Read More

Mirasın reddi için açılacak davalarda hak düşürücü süre, miras bırakanın ölümünden itibaren 3 aydır. Miras bırakanın ölümünden itibaren 3 aylık yasal süresi içerisinde mirası reddeden mirasçılara karşı, miras bırakanın borçları sebebiyle icra takibi başlatılamaz.

T.C. Yargıtay 3. Hukuk DairesiEsas: 2022/1016Karar: 2022/4648K.T.: 17.05.2022 ÖZET: 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 605. maddesinin 2. fıkrasında “ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.” hükmüne yer verilmiştir. Bu hüküm çerçevesinde, mirasın hükmen reddi bir süreye tabi olmayıp, mirasçılar, alacaklılara karşı açacakları tespit davası ile terekenin borca batık olduğunun tespitini […]

Read More