Türk borçlar kanunu’nun 315. M. uyarınca yan gider olan aidat borcunun ödenmemesi de temerrüt nedeniyle tahliyeye esas oluşturur.

T.C. Yargıtay 3. Hukuk DairesiEsas:2017/13989Karar:2018/2523K.T.:15.03.2018 MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kiralananın tahliyesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R […]

Read More

Davalı şirketin yetkilisi ile yapılan WhatsApp yazışmasıyla ayıp ihbarında bulunulduğunun kabulü gerekir.

T.C. Yargıtay 11. Hukuk DairesiEsas:2023/4666Karar:2024/6256K.T.:11.09.2024 MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi SAYISI : 2020/1087 Esas, 2023/1106 Karar HÜKÜM : Esastan ret İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi SAYISI : 2018/1344 E., 2020/113 K. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden […]

Read More

Eşin rızası olmadan aile konutunun satılması halinde, satış geçerli değildir. Alıcı iyiniyetli olsa bile, tapu iptal edilerek taşınmazın tekrar eşin adına tesciline karar verilebilir.

T.C. Yargıtay 2. Hukuk DairesiEsas:2023/766Karar:2023/6087K.T.:07.12.2023 Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı … vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve husumet, yargılama gideri ve harçları yönünden eksikliklerin tamamlanması için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar […]

Read More

Eşlerin birlikte yaşadıkları ev hukuken “aile konutu” vasfındadır. Eşlerden birinin aile konutu vasfında olan bir taşınmazı satmak istemesi halinde diğer eşin rızası alınmalıdır. Aksi taktirde satışa rızası alınmayan eş tarafından dava açılarak bu satışın iptaline karar verilmesi mahkemeden istenebilir.

T.C. Yargıtay 2. Hukuk DairesiEsas:2024/1526Karar:2024/7988K.T.:30.10.2024 MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi SAYISI : 2023/749 E., 2023/1499 K. DAVA TARİHİ : 18.02.2019 KARAR : Başvurunun esastan reddi İLK DERECE MAHKEMESİ : Büyükçekmece 4. Aile Mahkemesi SAYISI : 2019/165 E., 2023/190 K. Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescili ile aile konutu şerhi konulması davasının […]

Read More

Basiretli tacir olan sigorta şirketinin poliçeye dayalı olarak hatalı ödeme yapması durumunda yapılan ödeme, lütuf ödemesi (ex gratia) olarak kabul edilmesi gerekir ve sigorta şirketi sebepsiz zenginleşme ile ödemeyi talep edemez.

T.C. Yargıtay 17. Hukuk DairesiEsas:2016/12674Karar:2019/4847K.T.:16.04.2019 MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 16.04.2019 Salı günü davalı vekili Av. … geldi. Davacı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı vekili dinlendikten sonra dosya […]

Read More

Kira bedelinde yüzde 25’in üzerinde artış yapan kiracı sonradan fazla ödenen bedellerin iadesini talep edemez.

T.C. İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas Numarası: 2024/3426 Karar Numarası: 2025/1209 Karar Tarihi: 27.06.2025 SÖZLEŞME SERBESTİSİ DÜRÜSTLÜK KURALI İRADE FESADI İDDİA VE İSPATI BULUNMADIKÇA FAZLA ÖDENEN BEDELLERİN İADESİNİN TALEP EDİLEMEYECEĞİ ÖZETİ: Sözleşme serbestisi kapsamında kiracı ve kiraya veren yeni dönem için her zaman sözleşme koşullarında değişiklik yapabilirler. Türk Borçlar Kanunu’na eklenen geçici […]

Read More

Sırf yatırım amacıyla borsa, bitcoin, vs. gibi kurumlara para yatırılması halinde yatırım sonucunda para kaybedilmesi eşe kusur olarak yüklenemez.

T.C. Yargıtay 2. Hukuk DairesiEsas:2024/8889Karar: 2025/4529K.T.: 05.05.2025 MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi SAYISI : 2022/1109 E., 2024/952 K. DAVA TÜRÜ : Boşanma, Velâyet, Kişisel İlişki Tesisi, Nafaka, Maddî- Manevi Tazminat İLK DERECE MAHKEMESİ : Lüleburgaz Aile Mahkemesi SAYISI : 2020/106 E., 2022/219 K. Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk […]

Read More

Kişisel kullanım sınırı üzerinde uyuşturucu madde bulundurma; tek başına uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti suçuna vücut vermez.

T.C. Yargıtay 10. Ceza DairesiEsas: 2024/7893Karar:2024/23172K.T.: 30.09.2024 İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ :Ceza Dairesi Dairemizin 09.05.2024 tarihli ve 2022/10950 Esas, 2024/18869 Karar sayılı kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 17.09.2024 tarihli ve KD- 2024/90026 sayılı itirazı üzerine yapılan inceleme neticesinde; 5271 sayılı CMK’nın 308. maddesinin birinci fıkrasının son cümlesi uyarınca yapılan lehe itiraz başvurusu üzerine dava dosyası, aynı Kanun’un 308. […]

Read More

Temyiz hakkının belirlenmesinde karar tarihindeki parasal sınır esas alınır. Sonradan yürürlüğe giren 7550 sayılı kanun ile HMK ek 1. Maddesinde yapılan değişiklik geriye yürüyemez ve tamamlanmış usul işlemlerini etkilemez.

T.C. Yargıtay Hukuk Genel KuruluEsas: 2024/205Karar:2025/410K.T.: 02.07.2025 İNCELENEN KARARINMAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk DairesiTARİHİ : 08.03.2023SAYISI : 2023/360 E., 2023/607 K.Taraflar arasındaki rücuan tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Kararın davacı Sosyal Güvenlik Kurumu ile davalı Akdemir Çelik Sanayi ve Ticaret A.Ş. vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine […]

Read More

Sanığın; suç tarihinden sonra kesinleşen mahkumiyet hükmüne dayanılarak sabıkalı kabul edilmesi nedeniyle takdiri indirim uygulanmaması hukuka aykırıdır.

T.C. Yargıtay 7. Ceza DairesiEsas: 2014/3473Karar:2015/13860K.T.: 13.04.2015 Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; Ele geçen eşyanın niteliğine ve suç tarihine göre, sanık …’ın 5752 sayılı Yasa ile değişik 4733 sayılı Yasa’nın 8/4 maddesi uyarınca cezalandırılması gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde […]

Read More